Bu işlem için üye girişi yapmanız gerekiyor
9786258185614
886638
https://mail.kitapamb36862.dokuzsoft.com/ehl-i-beytin-varisleri-osmanli-halvetilerinde-ehl-i-beyt-tasavvuru
Ehl-i Beyt'in Varisleri: Osmanlı Halvetilerinde Ehl-i Beyt Tasavvuru
252.00
Elimizi kalbe götüren ortak bir dil var mı? Ehl-i Beyt sevgisi, sadece bir duygu değil de, bizi aynı sofrada buluşturan bir ahlâk, nezâket ve adalet çağrısı olabilir mi? 1550–1800 arasında yazılmış Halvetî metinleri; ilâhilerden menkıbelere, risalelerden dualara kadar, bu sevginin günlük hayatta nasıl paylaşma, merhamet ve ölçüye dönüştüğünü fısıldıyor. Peki, bu metinler bugün bize ne söyler; yorgun dikkatimizin içinde hangi ortak kelimeleri yeniden hatırlatır? “Velâyet”, “rızâ”, “şefaat” gibi kavramlar bir üstünlük yarışı mı kurar, yoksa birbirini kollayan bir kardeşlik dili mi açar?
Bu eser, Sünnî ve Şiî gelenekleri karşıt kutuplar olarak değil, Ehl-i Beyt muhabbeti etrafında buluşabilen iki tecrübe olarak okur. Ayrımı keskinleştirmek yerine müşterek erdemler üzerinden sağlam bir ortak zemin kurar: adabın inceliği, merhametin sıcaklığı, adaletin dirliği. Metinler şu soruya yöneltir: Sevgi nasıl somutlaşır ve bizi “biz” yapan bağı hangi küçük davranışlar
güçlendirir? Farklı yorumların dışlamadan, birbirini tamamlayarak yan yana durabildiği bu zeminde Sünnî ve Şiî tecrübeler ortak ahlâk ve hikmette birleşir.
Ehl-i Beyt'in Vârisleri, tartışmayı keskinleştirmek yerine ufku genişletmeyi seçiyor; dili yumuşatan, kalbi yaklaştıran bir üslupla rehberlik ediyor. Eğer aradığın şey ayrım değil yakınlık, hüküm değil hikmet ise, sayfaları birlikte çevirelim: Belki de en sahici cevap, aynı soruları yan yana sorabilme cesaretinde saklıdır.
(Tanıtım Bülteninden)
Elimizi kalbe götüren ortak bir dil var mı? Ehl-i Beyt sevgisi, sadece bir duygu değil de, bizi aynı sofrada buluşturan bir ahlâk, nezâket ve adalet çağrısı olabilir mi? 1550–1800 arasında yazılmış Halvetî metinleri; ilâhilerden menkıbelere, risalelerden dualara kadar, bu sevginin günlük hayatta nasıl paylaşma, merhamet ve ölçüye dönüştüğünü fısıldıyor. Peki, bu metinler bugün bize ne söyler; yorgun dikkatimizin içinde hangi ortak kelimeleri yeniden hatırlatır? “Velâyet”, “rızâ”, “şefaat” gibi kavramlar bir üstünlük yarışı mı kurar, yoksa birbirini kollayan bir kardeşlik dili mi açar?
Bu eser, Sünnî ve Şiî gelenekleri karşıt kutuplar olarak değil, Ehl-i Beyt muhabbeti etrafında buluşabilen iki tecrübe olarak okur. Ayrımı keskinleştirmek yerine müşterek erdemler üzerinden sağlam bir ortak zemin kurar: adabın inceliği, merhametin sıcaklığı, adaletin dirliği. Metinler şu soruya yöneltir: Sevgi nasıl somutlaşır ve bizi “biz” yapan bağı hangi küçük davranışlar
güçlendirir? Farklı yorumların dışlamadan, birbirini tamamlayarak yan yana durabildiği bu zeminde Sünnî ve Şiî tecrübeler ortak ahlâk ve hikmette birleşir.
Ehl-i Beyt'in Vârisleri, tartışmayı keskinleştirmek yerine ufku genişletmeyi seçiyor; dili yumuşatan, kalbi yaklaştıran bir üslupla rehberlik ediyor. Eğer aradığın şey ayrım değil yakınlık, hüküm değil hikmet ise, sayfaları birlikte çevirelim: Belki de en sahici cevap, aynı soruları yan yana sorabilme cesaretinde saklıdır.
(Tanıtım Bülteninden)
Tüm kartlar
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 252,00 | 252,00 |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.